İlkler her zaman özel midir?
Yoksa ilkler genellikle zor olduğu için mi hatırlanır hep?
Belki de her ikisi.
Düzenli bir blog tutma fikri aslında yaklaşık bir kaç aydır aklımı kurcalamasına rağmen, biraz nereden başlayacağımı kafamda tam oturtamamaktan, biraz üşengeçlikten, biraz da hangi konu üzerine yoğunlaşacağım kararsızlığından dolayı erteledim. Sonunda kişisel bir blog tutmaya aklıma takılanları ve kafamı taktıklarımı burada yazıp çizmeye karar verdim.
İlk yazıyı yazmak neden bu kadar zor?
Soru cevap şeklinde olursa daha kolay olacak gibi, en iyisi kendim sorar kendim yanıtlarım arkadaş (:
Blog ne hakkında olacak?
Aslında ilgi duyduğum konulara bir filtreleme uygularsam sanırım konu başlıkları fotoğraf, tasarım, programlama, felsefe, edebiyat ve diğerleri olacak. Sanırım yazılar da bunlar etrafında dönecekler.
Fotoğraf?
Fotoğrafa olan ilgimin ne zaman başladığına dair kesin bir kanıt bulunmasa da, bu aralar amatör bir makineyle (Nikon Coolpix P1) amatör bir ruhla ve tam bir amatörce ilgileniyorum kendisiyle. Diğer işler arasında ezilip kalıyor belki de vakit olmuyor çok uğraşmak için ama ilk fırsatta daha fazla zaman ayırmayı düşünüyorum.
Tasarım?
Hayatıma istemeden de olsa giren fakat şu an içinde olmaktan çok da mutsuz olmadığım bir konu tasarım. Mekanik ağırlıklı olmak üzere bünyesinde tasarım barındıran konulara büyük ilgim/alakam var. Zaten bu aralar kazancımı bu yolla sağlıyorum. İleride değişebilir tabi sevmiyorum çok bağımlı olmayı.
Programlama?
Programlamaya gelince bir dönem 3 boyutlu modelleme programı olan Solidworks ile Visual Basic arasındaki ilişkiden ötürü Visual Basic ile uğraştım, sonrasında programlama dillerine ve algoritmalara bir yakınlık duyup Actionscript öğrendim, üzerinde çok fazla durmamama rağmen ara ara basit projelerle uğraşmıyor değilim. (bir ara aslında deli gibi gece gündüz kod yazıyordum sonra yoruldum, nadasa çektim kendimi bu konuda)
Felsefe ve Edebiyat?
Her ne kadar felsefe ve edebiyat ile ilişkim okuyucu olarak kalsa da hayatımın geri kalanında yoğunlaşmak istediğim alanın bu olduğuna inanıyorum. İlerleyen dönemlerde yazarak gelişmek adına bir başlangıç yapabilirim.
2009 yılı nasıl geçti?
2009 yılına çeyrek kala, kurulan hayaller, yapılan planlar hemen hemen sadece yarısı gerçekleşebildi. Fakat diğer yarısını gerçekleştirebilmek için gerekli kaynak ve bilgiyi de bu senede edindim. Bundan dolayı bir pişmanlığım yok seneye dair yine iki bin dokuz başlarında biten bir aşkın ardından özetlemek gerekirse bir yalnızlık ve huzur senesi oldu benim için.
2010 yılından beklentilerin nelerdir?
Kafamda dolaşan farklı fikirler var fakat sanırım bu sorunun yanıtı için henüz erken.
Son olarak?
Bir de mizah olmalı sanki hayatın her anında, bir kuple de olsa (: