…yine akşam olup hava kararmaya başlarken gereksiz bir melankoli vukuu buldu bünyede,
arka fonda Teoman – Çoban Yıldızı çalmakta hafif hafif, bense hesabını yapmaktayım akşam içeceğim içkinin, kafamsa benden bağımsız durmakta,
donmakta belki de ama soğuktan değil belli ki,
etrafımdan senfonik şekilde sesler duyuyorum telefonla konuşanlar, birbirin çığıranlar, ama sanki sessizlik var sadece, sağır edici bir sessizlik kaplamış her yanı,
kalabalıkların içerisindeki değil mi en çok hissedileni yalnızlığın, bakmak onlara, anlatmaya çalışmak ama dinletememek içindekileri,
bir kaç on dakikaya kadar ışıkta uzaklaşacak dünyadan, sessizlik ve karanlık kalacak sadece, belki yanında bir kaç şişe ve biraz müzik,
son bir kaç günde bir hissediyorum bunu nedensizce, çok mu yalnızım ki bu sıralar…