Tezgahtarlığın zorluklarından biri tekrardır. İnsanın en zor dayanabildiği çalışma koşulu olan tekrar, sağlıklı bir aklın ani ölümüne neden olur. Aynı cümleleri aynı mimikler eşliğinde iki bin kez duymuş olan tezgahtar, artık ne dendiğini duymuyordur. Başka konular üzerinde yoğunlaşıyor, karşısındakinin banka hesabında ne kadar tramı olduğunu ya da yanındakinin vardik rengini tahmin etmeye çalışıyordur. Kimseyi duymayan tezgahtar, konuşmanın hangi bölümünde olduğunu karşısındakinin yüz ifadesinden anlar.
Kitabın içerisinde tekrar derken ne demek istediğini zihinlere kazıyacak kadar çok geçiyor yukarıdaki paragraf. Okumaktan büyük keyif aldığım Hakan Günday’ın romanı Malafa’nın içerisinden bir parça. Kitapta kapalı çarşıdan başlayan bir tezgah Antalya’nın turist meterlemek (kitap içerisinde kendi jargonunu oluşturacak kadar farklı kelime barındırıyor) için kurulmuş bir center(buradaki anlamıyla büyük kuyumcu dükkanı)’da geçen olayları anlatıyor. Kuyumcular ve tezgahtarlar üzerinden satışa ve tezgaha dair çok farklı bir bakış açısı sunuyor.
Kısaca Hakan Günday ve onun tarzını sevenler için bir çırpıda okunası bir roman diyerek burada bitiriyorum.
Tanrı bizi tekrardan korusun, amin.
*Malafa = Kuyumcuların yüzük düzeltme ve yüzük numarasını saptama aracı. – BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü 1976